Multipl Skleroz (MS) ‘ un Yaygınlığı ve dağılımı
MS (Multipl Skleroz) nedenleri konusunda çeşitli farklı teoriler olmasına rağmen, son yıllarda farklı nedenlerin birden etki etmesi ile ortaya çıktığı görüşü daha fazla kabul görmektedir.
Yapılan araştırmalarda bazı enfeksiyonlar, çevreden alınan bazı kimyasal –zehirli maddeler ve beslenme alışkanlıkları ön plan çıkmaktadır. Sigara içmek kesinlikle önemli bir risk kaynağıdır. Coğrafi etmenlerin ve vücudun savunma sistemindeki bozuklukların etkisi sorgulanmışsa da son yıllarda birçok farklı araştırmada aynı sonuçlara varılmamaktadır.
Bazı araştırıcılar bir virüsü suçlamakta, en azından bir risk kaynağı risk faktörü olduğunu söylemektedirler. Bu virüsün henüz belirlenemeyen bir virüs olması olasılığı da belirtilmektedir. Bazı araştırmacılar, çocuklukta veya gençlik döneminde vücuda giren bir virüsün beş, on ya da on beş yıl hiçbir belirti göstermeden vücutta kaldığını, daha sonra yine bir dış faktörle, mesela bir şiddetli bir üst solunum yolu hastalığı sırasında etkisini göstermeye başladığını düşünmektedirler.
Yine hemen tüm bilim adamlarının kabul ettiği gibi MS bir oto-immün bir hastalık özelliği göstermektedir. Yani vücudun kendi bağışlık sistemi kendine saldırmaktadır. Bir grup bilim adamına göre bu bağışık yanıtın oluşması için başka bir dış etkene gerek olmadan vücudun kendi bağışık sistemi belli bir aşamada kendi vücuduna, kendi merkezi sinir sistemine (beyin, omurilik, optik sinirdeki sinir hücrelerini koruyan myelin kılıfı) yönelmeye başlar. Bunun sonunda bu bölgelerde sinir kılıflarını tahrip etmeye başlar. Tabii son yıllardaki araştırmalar bu hasarın kılıflarla sınırlı kalmadığı, sinir hücresinin kendisinin de yer yer etkilendiğini göstermektedir.
Öte yandan MS kalıtsal değildir. Ama MS bu hastalığa genetik bir yatkınlığı olan kişilerde daha sıklıkla görülmektedir. Lenfosit olarak bilinen beyaz kan hücrelerinde bir cins HLA antijenleri bulunan kişilerin MS’e diğer insanlardan daha çok yakalandıkları anlaşılmıştır.
Araştırmalar başka bazı teorilerin de gelişmesine yol açmaktadır. Ancak kısaca yukarıda sayılan teoriler en önde sayılanlardır. Bunların yanında bazı vitamin eksiklikleri, göç gibi bazı etkenlerden de söz edilebilir.
Diğer yazılar